5+40+Bütçe=1

Okunma Sayısı: 3832    |    Yazı Tarihi: 30.11.2021

Başlık, Türkiye'nin yürürlükteki ekonomi düzeninin özeti.

Bütün ihaleler beş müteahhide, onlara giden bütün ödemeler 40 kadar bürokratın kontrolüne, buradan gerekli yerlere Saray’ın denetiminde dağıtımına, bütçenin aynı yöntemle kullanılmasına ve her şeyin 1’in önünde eşitlenmesine...

2022 yılı bütçesi, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Bir tek virgülüne dahi dokunulmadı. Zaten “şahsımrasi” sistemine göre bu mümkün değil. 6 Aralık Pazartesi gününden itibaren yine aynı yöntemle TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanacak.

Bütçe özünde siyasi bir metin. Tercihler yapıyorsunuz, harcama öncekilerini sıralıyorsunuz... Demokrasinin doğum nedeni bütçe. Parlamento halkın ödediği vergilerin nerede kullanıldığını bilme ve bu harcamaları vekilleri aracılığıyla denetleme hakkından doğdu.

“Şahsımrasi”nin en büyük kıyımı bu hakkı gasp etmesidir.

***

Başlığı açmak gerekirse...

Beş müteahhidin bütün ihaleleri alıp yapılmayan işleri dahi üstlendiği, 1 birimlik iş için 10-15 kat fazla “hak ediş” aldığı bilinen bir gerçek. Sayıştay raporları da bunu görmezden gelemedi.

Ancak bunun bir aşama sonrası çok net değil. Yolun sonunda gittiği yer belli ama güzergâhlar karışık!

Bu düzenin de beş müteahhitten sorumlu bürokratlar eliyle yürüdüğü giderek sırıtmaya başladı. Yaklaşık 40 kadar bürokrat görünümlü kişi bütün trafiğin sürdürümünden ve denetiminden sorumlu. Bu kişiler malum müteahhitler kadar iyi yaşama gücüne erişmiş, anlık yetkiler de kullanabilen kişiler. İçlerinde yurtdışında birden fazla ev alma gücünde olanlar var. Nedense son zamanlarda daha çok yurtdışını yeğler oldular.

İş dünyasının içinde bu beşli grubu şöyle tanımlayanlar var:

Tefecinin eline düşmüş, kurtulması zor iş insanları!

Öyle anlaşıyor ki pek çok bakımdan sisteme bağımlı hale getirildiler. En küçük bir karşı koyuş ya da benzer duruşta “suçlu” ilan edilmeleri için her türlü hazırlık tamam!

Örneğin şu tür “dedikodular” başkentin pek çok yerinden duyuluyor:

Malum müteahhitlerden birine daha önce kullanmış olduğu 20 milyon dolarlık bir banka kredisi imzalatılıyor. “Ben kullanmadım ki” derse, “kullandın, uzatma” uyarısı yapılıyor!

Belli ki onun adına devlet gücüne sahip kişiler kullandı. Müteahhidi elbet üzmüyorlar, aldığı ihalenin üstüne ekliyorlar.

Bu sürdürülebilir bir durum değil.

“Şahsımrasi”de bütün bunları tek başına bir kişinin göğüslemesi de zor olduğu için Milli Güvenlik Kurulu (MGK) devreye girdi. Saray, bir bakıma geçmişte “vesayet rejiminin kurumu” dediği MGK bildirisine sığındı.

İbretlik bir durum.

Artık iktidarın ayakta kalması milli güvenlik sorunu!

***

İşin içine MGK bildirisi de girdiğine göre, gidiş çok hayra alamet görünmüyor.

Sistem tıkandıkça, demokrasi yollarını tıkayacaklar.

Sistem sıkıştıkça, iktidar dışındaki herkesi sıkıştıracaklar.

Enflasyonu yüzde 19 gösterip 2022 haraçlarını, affedersiniz harçlarını yüzde 36 artırmanın anlatılabilir bir yanı var mı?

Muhalefetin seçim stratejisini 2022 bütçesi üzerine kurması en anlatılabilir yöntem olur.

Bir ülkenin tüm birikimi 1’e eşitlenebilir mi?

Bu her şeyi sıfırla çarpmak gibi bir şey!

Seçimi seçimden önce kazanmak için bu denklemi halkın önüne getirmek ve gündemden düşürmemek gerekli.


MUSTAFA BALBAY İsimli Yazarın Diğer Yazıları