Sel ve yangınların içinden Neredeydi bu devlet?
Okunma Sayısı: 3587 |
Yazı Tarihi: 16.08.2021
Bu yazının yazıldığı 16 Ağustos sabah saatlerinde Batı Karadeniz’deki sel felaketinde ölenlerin sayısı 70’e yükselmişti. Yetkililer en az 77 kişinin henüz sağ olup olmadığının öğrenilemediğini söylüyor, CHP kaynakları toplan kaybın 300’ü geçebileceğini iddia ediyordu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, belki de Antalya ve Muğla orman yangınları ardından gelen eleştirilere atfen “Kimse ‘nerede bu devlet?’ demedi” dedi. Devlet bütün kurumlarıyla en kısa zamanda afet bölgesine ulaşmıştı; hükümet de “vatandaşa karşı en ufak bir mahcubiyet duymamıştı”. Afet sonrası vatandaşın yardımına koşan herkese teşekkür borçluyuz ama bu zaten devletin ve devleti yöneten hükümetin asli görevi. Bizim ise “Devlet neredeydi?” diye sormamız gerekiyor. Afet vurmadan önce neredeydi devlet? Neden üzerine düşen önlemleri almadı ve felaketin boyutları yükseldi?
Neden mi? Manzara ortada da ondan.
Millî Savunma Bakanlığının yayınladığı Göktürk-1 uydusunun görüntüleri, sosyal medyada iki gündür yayılan görüntülere yapılan “Kasabayı sel basmadı, kasaba dere yatağındaydı” yorumlarını doğruluyor. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Bozkurt’ta “Yapılaşmaya izin verilmemeliydi veya insanlar da orada yapılaşmayı düşünmemeliydi” dedi.
Doğru, ama önce siyasetçiler izin vermeyecekti Ezine Çayının yatağında kurulan evlere, oy ve rant uğruna. Üstelik yine devlet kurumlarınca hazırlanan raporlara rağmen. Örneğin 2019’de tarım ve orman Bakanlığı bünyesinde hazırlanan bir raporda Bozkurt ve Abana ilçelerinin bir sel baskınında büyük oranda sular altında kalacağı tahmini devlet kayıtlarına geçmiş.
İlçelerin yeri değiştirilecek mi?
Ayancık’ta sel felaketinin armasına, köprülerin yıkılmasına yol açan tomruk birikimleri konusunda Halk TV’den İsmail Saymaz, eski Ayancık kaymakamı Çağlayan Kaya ile konuşmuş. Orman Genel Müdürlüğünün dere kenarına izinsiz kurduğu tomruk deposunun sakıncalı olduğunu üst makamlara bildirince köylüler itiraz etmiş “Kaymakam ekmeğimizle oynuyor” diye. Kaymakam neden sizin ekmeğinizle oynasın? İşin kuralına göre yapılmasına çalışıyor. Tabii ki kaymakamın uyarısı dikkate alınmamış, köylülerin oyu alınmış. O tomruklar işte sel vurduğunda kasabayı perişan eden.
Şentop’un dediği gibi, insanlar o yanlışı yapmış ama hükümet de hem de bir devlet kuruluşunun o yanlışı yapmasına göz yummuş. Yani devlet oradaymış aslında, kaymakam görevini yapmış, hükümet yapmamış. Sonuç ortada.
Bir de köprü meselesi var. Sel bölgesine giden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu yüz yıl önce yapılan eski usul kemerli köprülerin yıkılmadığı ama yeni yapılanların yıkıldığı gözlemini aktarmış. Yeni köprülerin inşaat izni nasıl çıktı? Kimler yaptı o karton maketler gibi yırtılan köprüleri? Onlar ve onlara izin verenler hiç hesap vermeyecek mi bu memlekette?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan daha önce Rize ve Artvin sel felaketine bir hafta sonra gitmekle eleştirilmişti. Antalya ve Muğla yangınlarına o kadar gecikmedi. Kastamonu, Sinop ve Bartın’a ise hemen gitti. Güzel. Kendi gözleriyle görmüştür.
Şimdi önemli soru: her sel afetinden etkilenen ve iklimsel değişiklikler nedeniyle giderek daha çok etkilenecek olan yerleşim birimlerinin yeri değiştirilecek mi? Bu ciddi bir seçenek olarak düşünülmeli, sadece Bozkurt ve Abana değil, bu durumda olan diğer yerleşim birimlerinin de.
Sosyal medyada sel ve yangın
Ege ve Akdeniz’deki orman yangınlarının dumanı daha tütüyorken Batı Karadeniz’i vuran sel felaketi doğrusu siyasette de medyada da yer aldı. RTÜK’ün uyarılarına rağmen TV kanallarının çoğu haber alma hakkının kullanılmasına yardımcı oldu.
Ancak -felaketleri karşılaştırmak tabii ki yanlış ama- can kaybı çok daha ağır olmasına rağmen sel felaketi sosyal medyada fazla işlenmedi.
Bunun nedeni sınıfsal olabilir mi? Bozkurt, Ayancık ve Abana’da, Bodrum, Marmaris ve Manavgat’taki kadar etkili kişilerin villalarının bulunmaması, buraların turizm merkezleri sayılmaması, neticede Anadolu’nun büyük şehirlere göç veren az nüfuslu ilçeleri sayılması olabilir mi? Buralardaki sosyal medya kullanıcılarının can havline düşüp kayıt almamaları, alsalar da izleyicileri arasında sosyal medyada etkili siyasetçiler, iş insanları, gazeteciler bulunmaması olabilir mi?
Bunların hepsi olabilir. Ancak bu durumun gösterdiği bir şey var bize. Sosyal medya, özellikle örgütlü medyada yer almayan, alamayan haber ve gelişmelerin duyulması bakımından çok önemli. Sosyal medya olmaksızın son yıllarda sadece Türkiye’de değil pek çok ülkede siyasi ve mali skandallardan cinayetlere dek pek çok şey ortaya çıkamazdı. Öte yandan sadece sosyal medya esas alınsa, Türkiye’nin şimdiye dek karşı karşıya kaldığı en büyük sel felaketlerinden birisi, sıradan bir su baskını gibi algılanabilirdi. Bu da bize sosyal medyanın tek başına asli bilgi kaynağı olamayacağını gösteriyor; örgütlü medyanın özgür olmasının yerini tutamıyor.
Konumuza dönersek, iklim değişikliğinin yangın, sel, kuraklık gibi afetleri bizlere daha sıkı yaşatacağını dikkate almak zorundayız. “Kaymakam ekmeğimizle oynuyor” itirazına rant ve oy uğruna yenik düşmek, ya da aynı kaygılarla çıkan imar afları, orman arazilerinin kıyıların hoyratça imara açılması Şentop’un “100 yıllık vizyon ile” düşünelim temennisine uymuyor.
MURAT YETKİN İsimli Yazarın Diğer Yazıları
- CHP’nin ittifak 1.0 sürümü tutmadı, 2.0 sürümü tuttu
- CHP’nin dönüşü muhteşem oldu; Erdoğan bu kez “dış güçler” diyemedi
- CHP değişince Türkiye de değişti: yeni bir dönem açılıyor
- Dip dalga Erdoğan’ı vurdu: işte üç temel neden
- Başkenti yönetmeye aday Altınok: mirasyedi mi, emlak baronu mu?
- Enflasyon dosyaları. Çağlar: Çiller memurlar 6 ay maaş almasın diyordu
- AK Parti Ankara’da havlu atmak üzere
- Savunma ve Dışişleri bakanlarının Meclis’e PKK brifinginden kalanlar
- Özel’den Erdoğan’a: kazanacak adayları bulamıyorlar
- Recep Tayyip Bey’e de bir Sadık Abi mi lazım sizce Hafize Gaye Hanım?
- İttifak mı? Bir daha asla!
- Yükselen yeni faşizmin hedefi alttakileri dibe itmek
- İslam ülkeleri esti, gürledi ama İsrail’in aldırdığı yok. İşte nedeni
- CHP’de Özel dönemi siyasette hangi dengeleri değiştirmeye aday?
- CHP’nin Özel seçimi tüm muhalif seçmene “değişim” soluğu getirebilir
- Parmağını kaldıran bir kız çocuğudur Cumhuriyet: 100. Yaşı kutlu olsun
- Filistin mitingi yapılmalı da başka gün mü kalmamıştı?
- CHP Anayasa tartışmaya İçtüzük önerisiyle başladı: Meclis güçlenmeli
- Gezi Davası: dökülen Türk yargısı ve Erdoğan’ın dinmeyen öfkesi
- Sayıştay raporlarındaki yolsuzluk izleri tam soruşturmalık
- Kılıçdaroğlu: hepimiz hayal kırıklığına uğradık ama vazgeçmeyeceğiz
- Barış Pehlivan örneği: yargı bağımsızlığı yoksa basın özgürlüğü de yok
- Kılıçdaroğlu: Merkez Bankası nihayet asli görevini hatırlamış görünüyor
- Üretilen hurafelere Özal bile inanmıştı ama Lozan 100 yıldır ayakta
- Vergi zamları ve ilk sonuçları: kendi düşen ağlamaz mı?
- Ekonomik krizden büyük sorunumuz varmış gibi
- 30’uncu yılında Sivas Katliamı: kanlı bir petrol savaşı hikayesi
- Montaj, kara propaganda ve “diktatör olmak isteyene öğütler”
- İki gün kaldı. “Nereye gidiyoruz?” sorusu için son fırsat
- İkinci tur için Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a “terör” cevabı
- Kılıçdaroğlu’nun ekonomi kadrosu belli, Erdoğan hâlâ Şimşek peşinde
- Kılıçdaroğlu’na destek büyürken siyasetin rengi hızla değişiyor
- Kılıçdaroğlu: IMF ile görüşmüyoruz, ülkeyi dilenciye çeviren Erdoğan
- Erdoğan’ı iktidara kadınlar getirmişti, o rüzgâr da dönüyor
- Muhalif seçmene ümit verecek bir dizi gelişme
- Ortak liste zorunluluğu: gözler Kılıçdaroğlu ve Akşener’de
- Kılıçdaroğlu’nun geniş cephe siyaseti; ideoloji ve politika
- AK Parti kadına şiddet yasası pazarlığında: birkaç oy için ya Rab
- Kılıçdaroğlu, Akşener ve iktidarın kısa süren sevinci
- Kılıçdaroğlu: Altılı Masa adayı ilk turda Cumhurbaşkanı
- Siyasetin fay hatlarında yoğun enerji birikimi
- Baskının yeni bahanesi: Özgürce kanaat oluşumunu engellemek
- Tek Yürek bağış kampanyasının dörtte üçü devlet kesesinden
- Kılıçdaroğlu sert: Kızılay’ı, asker yardımını bitirdiler, canlara maloldu
- Kılıçdaroğlu’nun deprem isyanı, Erdoğan’ın defter tehdidi
- Gerçekten depremle mi geldi, gerçekten depremle mi gidecek?
- Deprem çalışmaları yetersiz: hükümete tepki büyüyor
- Millet İttifakı Programı: En çok alkışı Çankaya’ya dönüş aldı
- Topluma bir dokun bin ah işit: Seçime kadar kim ne alırsa
- Kılıçdaroğlu: çakallar önünde diz çökmektense ayakta ölürüm
- Muhalefet İmamoğlu’na cezayla kenetlendi: oyun bozulabilir
- Kılıçdaroğlu’nun İkinci Yüzyıl’ı: asıl çağrı CHP’ye
- Muhalefetin Anayasa önerisi: bir şeyler oluyor sanki
- Kılıçdaroğlu’nun Sırpça mesajı, buzdağının görünen ucu
- Madencilerin ölümü kadermiş ama seçimi alırsa düzeltecekmiş
- Medyayı yasayla susturma çabasının beyhude heyecanı
- CHP lideri ABD yolunda: Ben barış istiyorum, Erdoğan kavga
- 100’üncü Yılında Zafer ve Cumhuriyete layık olmak
- Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a verdiği en ağır hasar
- Kılıçdaroğlu’nun YSK sözleri: Veri güvenliği mi, seçim güvenliği mi?
- Kılıçdaroğlu’dan Akkuyu tepkisi: Rusya’ya bağımlı haldeyiz
- Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na yetişme telaşı halka yarıyor
- Birileri camilerde bir şeyler mi çeviriyor yine?
- Erdoğan’ın içine düşen korku: kızgınlık ve kırgınlık seçimi
- Kılıçdaroğlu CHP’yi toparlamaya İstanbul’dan başladı
- Kaftancıoğlu’na ceza ya da yargı yoluyla siyaset batağı
- Kavala’ya ömür boyu hapis: adaletsizliğin dibi
- “Erdoğan sığınmacıları vatandaş yapıp oy mu kullandıracak?”
- CHP Doğu ve Güneydoğudan vekil çıkarabilecek mi?
- İki Türkiye: Antalya’da diplomasi Diyarbakır’da siyaset
- 9 başlıkta altı liderin Erdoğan rejimine karşı toplantısı
- Kılıçdaroğlu Boykotta. Erdoğan Zamları Geri Alır mı?
- Kılıçdaroğlu Erdoğan’ı doğrudan ihale yolsuzluğuyla suçladı
- Havaalanı ve Ankara-İstanbul yolunu İmamoğlu kapatmadı
- Kılıçdaroğlu: bizi iktidara gençler taşıyacak
- Muhalif gazeteci diye bir şey olmaz da tetikçi, eyyamcı bol
- Cumhuriyet, adalet, demokrasi: bitmeyen mücadele
- Siyaset ve bürokraside değişim rüzgarları
- Kılıçdaroğlu ve Akşener, Erdoğan’ın oyun planını sarsıyor
- Almanya’da, Fransa’da yolsuzluk operasyonları bizde sessizlik
- Cumhuriyeti reklam arası görenler için 30 Ağustos
- CIA’nın hesap hatası Taliban oldu; ya 28 Şubat’ınki?
- Bu fotoğrafa iyi bakın: kötülüğün sıfır noktası
- Promter bağımlılığı milli güvenlik sorununa dönüşebilir
- Hükümet yabancı fon gerekçesiyle medyaya baskıyı artıracak
- Çatlaklar medya operasyonuyla kapatılabilir mi?
- Erdoğan “Eylem Planıyla” mı kadına şiddeti önleyecek?
- Erdoğan bir hatanın daha eşiğinde neden helallik istiyor?
- Türkiye ayrıcalık ve çifte standartlar ülkesine dönüştü
- CHP’nin 128 milyar sırrı: başlarına taş düşmedi ama
- CHP’nin 13 maddesi
- 23 Nisan’a giden yolda Mustafa Kemal ve Payitaht
- Erdoğan belediyelere asıl neden taktı, biliyor musunuz?
- Durun, siz kardeşsiniz!
- AK Parti’nin arka bahçesi vakıflara yıllarca İstanbul belediyesi bakmış