Namusun mihenk taşı!

Okunma Sayısı: 7165    |    Yazı Tarihi: 23.06.2020


Toplumlar farklı olsa da NAMUS kavramı ortaktır, her toplumda bu kavram övünç kaynağıdır. Elbette ki beyin namusundan, onun savunucularından söz ediyorum, ‘bacak’ arasında namus arayan kesimlerden değil.

Çok söz vardır, söylenmiştir, yazılmıştır, çizilmiştir, geleceğe miras olsun diye.

Mesela; ‘Bir ülkede namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça o ülke batar’ demiştir, ülkenin kurucularından İsmet İnönü. Beyin namusundan söz ediyor. Daha ileri gitmiştir Kürt şair Orhan Kotan, daha savaşçı anlam kazandırmıştır namus kavramına, şöyle demiştir;

 ‘Namuslu olmak yetmiyor, namusun mihenk taşında vuruşmak gerek.’

Fazla da örnek vermeye gerek yok, bu ikisi ders niteliğinde anlamlıdır. Kim/kimler bunu dikkate alır, bilemem, ancak biz/bizler dediğimiz kesimler için önemlidir, anlamlıdır, rehber niteliğindedir.

İşte, Saygı Öztürk bu kesimdedir.

Uzun lafın özeti de budur.

İsteyen istediğini söylesin, kötü söze karşılık vermek kısmı da bize yakışmaz, zaten Saygı Öztürk de öyle yaptı, karşılık vermedi, sadece ülkesi için ağladı, ağlatanlar ülkenin haline uyansın diye.

Uyanırlar mı?

Buda onların sorunu.

**

Büyüklerimizden hep duyardık, aslında Don Herold’un sözleriymiş, o da şöyle demiş; ‘Hiçbir zaman çıktığın kapıyı hızla çarpma, geri dönebilirsin.’

Ya da ‘kafanı çarp kapıyı çarpma’ gibi bir söz.

Her yer için geçerli; evde, işyerinde, okulda, devlette, ülkede.

Ülkeyi çok odalı çok kapılı bir ev, bir malikâne gibi düşün. İçinde yaşayanları kırıyorsun, döküyorsun, üzüyorsun, hakaret ediyorsun, bütün kapılarını çarpıyorsun, kapatıyorsun, her yer kilit altında. Sonra geri dönmek istiyorsun, kim açar sana o kapıyı. Ancak o ev sana ait ise, o da belki açılır. Kamunun ise, halka aitse, hiçbir zaman açılmaz.

Bütün bunlar bilindiği halde, neden bu ülkenin yurttaşlarının yüzüne, yüzüne kapılar çarpılıyor?

İktidar edenler, bulundukları alanların geçici olduğunun bilinciyle hareket etmeli, çıktıkları kapıları bu kadar hızlı çarpmamalıdır. 


NACİ SAPAN İsimli Yazarın Diğer Yazıları