Şans, kader, kısmet, yüzde 58.46 = AKP'nin 31 Mart sancısı


Okunma Sayısı: 1563    |    Yazı Tarihi: 03.01.2024


Mart sonundaki belediye seçimlerine kadar hepimizi çok çetin bir üç ay bekliyor

Vergiler, başta Gelir Vergisi, ÖTV, Motorlu Taşıtlar Vergisi, çeşitli cezalar, harçlar, yollar ve köprülerden geçiş ücretleri yüzde 58.46 artarken...

Şans oyunları, at yarışları, spor karşılaşmalarına ilişkin müşterek bahis oyunlarından alınan vergiler bir gece ansızın düşürülüyor, artması gerekirken yüzde 50 oranında düşürülüyor.

Adı üzerinde "şans oyunları".

Yani bir oyun ve çok daha önemli olan:

"Hiçbir emek sarf etmeden, sadece üç, beş lira karşılığında, sadece şansın yardımıyla elde edilen kazançtan alınmakta olan verginin yarısından vazgeçmek..."

Şansa bir bilet alıyorsun, şansa herhangi bir şans oyunu oynuyorsun ya da bir at yarışı kuponu dolduruyorsun, şansın varsa, belli bir para elde ediyorsun, onun vergisi yüzde 50 düşürülüyor.

Ama, günlük faaliyet sırasında şu yoldan gittin, şu köprüden geçtin, pasaport aldın, tapu harcı yatırdın, noterde bir işin oldu, marketten süt, ekmek aldın, yok ÖTV, yok şu harç derken...

Bu yıl 2023'e göre, yüzde 58.46 daha fazla ödüyorsun!..

Bunun ne adaletle ilgisi var, ne sosyal devletle!..

Üstelik, o yolları ve köprüleri yapan müteahhitlere ödeneceği söz verilen garantiler hesaplandığında, geçmediğimiz köprüler, gitmediğimiz yollar için daha fazla para ödemek zorunda kalıyoruz.

Bütçe açığı

Yıllardır "tasarruf genelgesi" yayımlanıyor.

Bina kiralamada, araba kiralamada, ikramda, günlük harcamalarda, v.s. En son Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Temmuz ayında bütün kamu kurumlarının uyması gereği ile yine bir tasarruf genelgesi yayımlıyor.

O genelgeden sonra kamu kesiminde giderler ne kadar azalıyor ya da azalıyor mu?..

O genelgeyi hangi kurum, ne ölçüde uyguluyor?..

Devlet kemer sıkmıyor, kemer sıkan halk.

Daha doğrusu, kemer sıkmaya mecbur bırakılan halk!..

Oysa, 2024 bütçesi daha ilk günden "açıkla bağlanıyor, açık 2 trilyon 600 milyar lira".

O açığın bütün yükü halkın sırtında.

Ve o yükü hafifletmek adına, en azından şans oyunlarında, at yarışlarında, hiçbir emek sarf etmeden, elde edilen kazançtan daha çok vergi almak varken, o vergileri yüzde 50 düşürmek nasıl bir politika?..

Üç yıl kemer sıkmak

Orta Vadeli Program, Beş Yıllık Plan ve diğer ekonomik belgelerin hepsinde var:

"Kemer sıkma politikaları, üç yıl süreyle".

2011 yılında Tayyip Erdoğan kendi iktidarı için hedef belirliyor:

"2023 Hedefleri".

Kişi başına düşen gelir, enflasyon, işsizlik, ihracat, turizm gibi sıraladığı hedeflerin yanı sıra, iki nükleer santral, yeni demiryolları ve otoyollar, İzmir'e Çandarlı limanı, Ankara Esenboğa hava alanına metro gibi hedefler.

2023 bitiyor, hedefler gerçekleşmiyor.

Kaldı ki, sadece ekonomik değil, örneğin adalet reformu da var o hedefler arasında. O da hiç tutmadığı gibi, adalet daha da geriye gidiyor.

Erdoğan şimdi ne diyor:

"2023 başlangıçtı, asıl şahlanma 2024'te!.."

Sürekli o sözü dinliyoruz ancak, "şahlanmayı" bir türlü yaşayamıyoruz.

Üstelik, 2024'ün milyonlarca çalışan ve emekliler için daha ağır bir yıl olacağı şimdiden belli.

31 Mart seçimleri

Bu koşullarda 31 Mart belediye seçimleri...

Son aylarda bütün anketlerde AKP yine birinci parti çıkıyor ancak, oyu yüzde 32 - 33'lere kadar düşüyor.

Merkez sağın yok olduğu bir siyasi yelpazede, AKP o  boşluktan yararlanıyor. Oyu o nedenle daha fazla düşmüyor.

Ne var ki...

Mart sonundaki belediye seçimlerine kadar hepimizi çok çetin bir üç ay bekliyor. Daha sonrası da öyle.

O nedenle...

31 Mart'ta özellikle büyük kentlerde AKP beklediğini bulamayabilir.

Bunun kendileri de farkında, o merkezlerde hâlâ aday çıkartamayışı bunun göstergesi.


YALÇIN DOĞAN İsimli Yazarın Diğer Yazıları